27 Mayıs 2018 Pazar

Kanlı Kontes, Elizabeth Bathory


kanlı kontes, elizabeth bathory


Elizabeth Bathory, 7.08.1560 – 21.08.1614 yılları arasında yaşamış ve kanlı kontes olarak bilinen Macaristan asıllı seri katil. Macaristan Krallığı’nın en ünlü soylu ailelerinden biri olan Bathory ailesinden gelen Kontes Elizabeth Bathory tarihin en korkunç kadın katillerden biridir. 54 yıllık yaşamı boyunca işlediği yüzlerce (söylentilere göre bu rakam 650’dir) işkenceyle öldürdüğü genç kızlardan dolayı dünyanın en ünlü seri kadını ünvanını taşıyor.

Kocası Ferenc Nádasdy öldükten sonra büyücülükle uğraşmaya başlayan Kanlı Kontes Bathory, ilk zamanlar At ve benzeri hayvanların kurban edildiği ayinlere katılmış ve bu vahşetten oldukça zevk aldığı söylenmektedir. 40 yaşlarında iken güzelliğinin kaybolacağı endişesine düşen kontes, hizmetçisi olan genç bir kızın saçlarını tararken canını acıtması üzerine ona öyle bir tokat atmıştır ki, genç kızın yüzünden düşen bir damla kan Kontes’in ellerine dökülmüştür. Kızı öldüren Kontes, uşağına uşağına emir vererek kızın bütün kanını bir küvete doldurtup “kan banyosu” yapmıştır ve böylece genç kızın güzelliğini aldığını zannetmiştir.

Bu olaydan sonra hizmetçi ve uşaklarına verdiği emirle bakire kızları kaçırtıp bunları asılı kafeslere koydurtmuş, işkence çektirmiş ve kafeslerden akan kanlarla yıkanmıştır. Ayrıca bu kanlardan içtiği de söylenmektedir. Önceleri sadece köylü kızlarını kaçırıp katlederken kocasının ölümünden sonra artan kan arzusu bu seri katilin soyluların kızlarına da göz dikmesini neden oldu. Kanlı Kontes görgü ve terbiye öğrenmeleri için sarayına kabul ettiği soyluların kızları bir bir kayboluyordu. Artan kız kaçırma olayları ve kaybolan soylu kızlar nedeniyle artan dedikodular üzerine kralın emriyle görevlendirilen György Thurzo şatoya incelemeye geliyor ve yaklaşık 300 kişilik bir tanık ordusu dinlendikten sonra korkunç gerçekle yüzleşiyor.


650 kurban genç kız

Kandırılan ve kaçırılan genç kızları mahzene kapattırıp bedenleri tanınmaz hale gelene dek dövdürüyordu, sonra da yakılıyor ya da parçalanıyordu. Kurbanların ölesiye dövüldüğü, açlığa terk edildiği, canlı olarak yakıldığı, iğnelerle işkenceye uğradığı, kışın dışarıda üzerlerine su dökülerek donmaya bırakıldığı, yüzlerinin, kollarının ve cinsel organlarının ısırıldığı ve cinsel anlamda tacize uğradıkları da biliniyor. 650 kişilik kurban sayısına Bathory’nin hala hükümet arşivlerinde saklı olduğuna inanılan günlük ve mektuplarından ulaşılmıştır.Yaptıkları anlaşılan Bathory soylu olduğundan dolayı öldürülmemiş bir hücreye kapatılmıştır. 1614 yılında ise hücresinde ölü olarak bulunan Kanlı Kontes Bathory aynı zamanda Bram Stoker’in Dracula isimli romanının, III. Vlad’dan sonraki en büyük esin kaynaklarından biri olmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KARAKEÇİLİ YÖRÜK AŞİRETİNİN TARİHİ

Bir milletin kültürü,geçmişinden süzülüp gelen maddi ve manevi değerlerin bütününden meydana gelir. Büyük Türk milletinin tarihi dünya tari...