250 milyona yakın kişinin konuştuğu Türk dilinin,günümüzde pek çok lehçesi yazı dili olarak da kullanılmaktadır. Bunlardan bir kısmı kendi topraklarında bağımsız devletler halinde yaşarlar. Bazıları ise, başka devletlerin bünyesinde bulunmaktadır. Türk dilini konuşanların büyük çoğunluğu müslüman halklar olmasına rağmen, az da olsa Hristiyanlık, Musevilik, Budizm vb.dinlere mensup olanları da vardır.
Özellikle kendi devletleri olup yazı dillerine sahip olan Türkhalklarının (Kazak, Kırgız, Özbek, Türkmen, Azerbaycan vs.) dilleri ve edebiyatları, bugün oldukça ayrıntılı biçimde incelenebilmektedir. Son yıllarda, bu tür lehçeler üzerine yapılan çalışmalar artmıştır.Ancak, Karayların dili için bunu söylemek mümkün değildir.
Karayların dilleri üzerine çalışmalar son yıllarda artmıştır. Timur Kocaoğlu’nun eserinde Karayca ile ilgili çalışmaların güncel ve ayrıntılı bir listesi verilmiştir (KOCAOĞLU 2006, 232-242). Kırım’daki Karaylarla ilgili olarak da en son çalışmayı ise Erdoğan Altınkaynak yapmıştır (ALTINKAYNAK 2006). Karaylar, Türk tarihinde önemli bir yeri bulunan Hazarların bünyesinde yaşamış Türk halklarından biridir. Adları, mensup oldukları Musevi mezhebinden gelmektedir.
Hazarların dağılmasından sonra çoğunlukla Kırım’a yerleşmişlerdir. Bazıları XIV. ve XV. yüzyıllarda Litvanya ve Polonya'ya göç etmişler ve oraya yerleşerek bir cemaat oluşturmuşlardır. Ayrıca Hazar Devletinin yıkılmasından sonra hiçbir yere gitmeyip Kafkas dağlarında kalan ve varlığını orada sürdüren, anti Talmudist Karaim Yahudilerinin var olduğu ve bugün onların Dağlı Yahudiler olarak adlandırıldıkları da bilinmektedir.Kırım'dan ayrılan Karayların bir kısmı doğrudan İstanbul'a gelip yerleşirken, diğer bir kısmı Kırım’dan, önce Romanya'ya, oradan Edirne'ye ve oradan da İstanbul'a gelip yerleşmişlerdir.
Dolayısı ile İstanbul'da da bir Karay cemaati oluşmuştur. 1917 Ekim ihtilaline kadar bütün Rusya'da rahat yaşayan Karayların bir kısmı, ihtilal sonrası Kırım ve Rusya'yı terk ederek Avrupa ülkelerine, Amerika'ya ve Mısır'a göç etmişlerdir. İkinci Dünya Savaşında en az 30 bin Karay Türk'ü Sovyet coğrafyasının değişik yerlerine sürgüne
gönderilmiştir. Mısır'a göç edenlerin hemen hemen tamamı 1947 Kanal savaşından sonra İsrail'e giderek Ramle lydda bölgesine yerleşmişlerdir. Bugün İsrailliler, Mısır'dan gelen göçmen Karayların Türk kökenli olmadığını söylemektedirler.
Karaylar, şimdi Ukrayna'nın elinde bulunan Kırım'da 1246 yılından beri etnik bir grup olarak yaşamaktadırlar. Ayrıca; Rusya, Litvanya, Polonya ve Fransa'da da yaşayan Karaylar vardır. Günümüz itibariyle dünya Karaylarının bütün nüfusu 2.400 civarındadır. Karay nüfusunun süratle azalışının sebepleri arasında, açlık, savaşlar ve korumasız halk oluşlarının yanı sıra, en önemli faktör, Sovyetler Birliği döneminde uygulanılan Ruslaştırma politikasıdır.
Tek Musevi Türk grubu olan Karayların lehçesi; KaraçayBalkar, Kumuk, Tatar, Başkurt, Kazak, Kırgız gibi, Türk dilinin Karay Türkçesinde Oğuzca Unsurlar Kıpçak dalına aittir.
**İstanbul Karaköy semtinin ilk adı Karayköy'dür**
Kaynak;Dr. Selma Gülsevin

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder