19 Kasım 2017 Pazar

Melek İbrahim

1677 yılında,Kırım Han’ı I.Selim Giray’la birlikte Cehrin Kalesinin kuşatılmasında başarısız olan Şeytan İbrahim Paşa,IV.Mehmed’in(1648-1687) huzuruna girdiğinde,padişah öfkeli bir sekilde İbrahim Paşa’ya: -“Bre koca köpek! Cehrin Kalesi gibi küçük bir kaleyialmayı başaramadığın gibi,askerimi ve hazinemi de harap ettin.Askerin mi azdı,topun ve tüfeğin mi yoktu? Bu durumda kendini nasıl mazur göstereceksin.Bütün bunlar yemiyormuş gibi,savaştan dönerken de idaren altındaki halktan(Özi bölgesinden) zorla para toplamışın.Senin zülmünden,fakirlerin feryadından Divan-ı Humayun doldu.” diye bağırınca,Şeytan İbrahim Paşa da şöyle cevap verdi: -“Cehrin Kalesi küçük bir kaledir,ancak sarp kayalar üzerine oturmuş ve sağlam bir kale olup,etrafı Tasma suyu ile çevrilmiş bir kaledir.Kaleyi tam 23 gün kuşattım,tam kale düşecek iken 100.000 Rus askeri yardıma geldi.Kırım Hanı’nı Ruslara karşı gönderdim ise de,onları durdurmayı başaramadı.Bunun üzerine komutanlarla görüşüp,kuşatmayı kaldırıp geri çekildim.Halktan topladığım paralarla da yeniden asker temin ettim,emir gene de padişahımdır.” Bu cevaba kızan IV.Mehmet(Avcı Mehmed): -“Kaldırın şu kafiri!” diye bağırınca,Bostancıbaşı,İbrahim Paşa’yı yakalayıp ite kaka dışarı çıkarıp sürüklemeye başladı.Oysa ki bir vezire böyle davranılmazdı.Şeytan İbrahim sert bir tavırla Bostancıbaşıya: -“Bre Ağa!Elinizde öldürülmemiz için bir ferman var mı?” dediğinde,Bostancıbaşı da: -“Hayır,yoktur” diye cevap verdi.Bunun üzerine Şeytan İbrahim: -“Öyle ise bizi ne diye sürükleyip götürüyorsun,bu eziyet neden?” deyince Bostancıbaşının aklı başına gelip,İbrahim Paşa’yı Kaymakam Paşa’ya götürdü.Şeytan İbrahim Paşa,gördüğü davranışı Kaymakam’a şikayet edince,kaymakam Bostancubaşı’ya kızmış ve: -“Bre mel’un eşek!Senin ne haddinedir,Padişahın vezirine böyle eziyet etmek.Vezirlerin katli emredilse dahi,kılıç altına gidene kadar ona saygı gösterilmesi icap eder” dedikten sonra,İbrahim Paşa’ya dönüp şöyle dedi: -“Aklına kötü bir şey gelmesin.Padişahımız sadece hapsiniz için ferman buyurdu.” Bu olaydan sonra görevden alınan Şeytan İbrahim Paşa,1683 yılında Budin Beylerbeyliğine atandı.1684 yılında Avusturya öncülüğündeki Kutsal İttifak kuvvetlerini Budin’den başarıyla geri püskürtmesi üzerine,IV.Mehmet tarafından bir Hatt-ı Hümayunla lakabı ‘Melek’ olarak değiştirildi.Bu tarihten sonra Melek İbrahim olarak anıldı.Görüntünün olası içeriği: açık hava

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KARAKEÇİLİ YÖRÜK AŞİRETİNİN TARİHİ

Bir milletin kültürü,geçmişinden süzülüp gelen maddi ve manevi değerlerin bütününden meydana gelir. Büyük Türk milletinin tarihi dünya tari...