KADER NEDİR ?

Bir insanın,bir hayvanın ,bir şehir veya bir ulusun yeryüzündeki varoluş sürecinde onun yaşamını yönlendiren etkilerin tümüdür.Ancak bizim inceleme alanımızı insanın kaderi kaderi oluşturduğu için biz sadece insana yönelik bilgilere ağırlık vereceğiz.
Unutulmaması gereken bir noktada şudur ki; bir sokak kedisiyle, bir ev kedisinin, tarih sahnesinde varolmuş şehirler ve ulusların her birinin kendisinew özgü bir kaderi vardır.
İnsanın kaderine gelince….
İki türlü kaderimiz vardır.
1-) Mutlak kaderimiz,yani İrade-i külli;
Evrendeki ilahi bilgisayar olarak kabul edilen Levh-i Mahfuzda kayıtlı olan ve Allah”ın iradesini yansıtan kesin ve değişmeyen kaderimizdir.
Bu kader dua, büyü veya hiçbir güç,tedbir ve gayretle değiştirilemez.
Bizim istek ve bilgimiz dışında oluşan bu kaderin kapsamına,doğduğumuz memleket,dönem,ailemiz,eşimiz,evladımız,işimiz,ecelimiz ve yaşamımızın derinden etkileyecek ve şekillendirecek olaylar girmektedir.
2-)Muallak kaderimiz,yani İrade-i cüzi;
Bu ise kişinin kendi iradesini kullanarak kaderini ve yaşamını şekillendirmesi olarak açıklanabilir,Bunlara özel zevklerimiz,meraklarımız,ikili ilişkilerimiz,olaylar karşısında verdiğimiz tepkiler ve bu tepki ve davranışlarımızı kontrol etme becerilerimiz örnek olarak gösterilebilir
-.Kuran”ı Kerim”de şöyle açıklanır;
-Allah”ın izni olmadıkça hiç kimse ölmeyecektir.O,vadesi yazılmış şaşmaz bir yazıdır.Bununla birlikte kim dünya nimetini isterse ona ondan veririz.Kim de ahiret sevabını isterse ona ondan veririz.Şükredenleri ise kesinlikle mükafatlandıracağız.
-3/145-AL-İ İMRAN SURESİ.
Sonra o kaderin arkasından size içinizden bir zümreyi saran bir güven,bir uyku indirdi; diğer bir zümre ise kendi dertlerine düşmüş,Allah”a karşı cahilliye kanatine benzeyen gerçek dışı bir kanaat besliyorlar;”Bizim yapacağımız bir şey varmı ?”diyorlardı.De ki;”şüphesiz,bütün, iş Allah”ındır.”Onlar, içlerinde sana açıklamadıkları bir şey gizliyorlar,”Bizim bu işte görüşümüz alınsaydı burada öldürülüp gitmezdik”diyorlar.De ki; Evinizde bile olsaydınız öldürülmesi takdir edilmiş bulunanlar çaresiz yine çıkıp ölecekleri yerleri boylayacaklardı.Allah içinizdekilerini yoklamak ve yüreklerinizdekini meydana çıkarmak için bunu başınıza gelirdi.Allah sinelerin özünü bilir.
-3/154-AL-İ İMRAN SURESİ.
O,öyle bir yaratıcıdır ki,sizi çamurdan yarattı,sonra bir eceli bitirdi.Bir ecel de o”nun katında adlandırılmıştır.Sonra da siz daha ediyorsunuz.
-6/12-EN”AM SURESİ.
Eğer onların omuz dönmeleri sana ağır geliyorsa, haydi kendi kendine yerin dibine inecek bir baca veya göklere çıkacak bir merdiven arayıp da onlara bambaşka bir mucize getirmeye gücün yettiği takdirde hiç durma ,bunu yap ! Allah dileseydi,elbette onları hidayet üzere toplardı. O halde sakın cahillerden olma !
-6/35-EN”AM SURESİ.
Her milletin bir sonu vardır ve o son gelince bir an geri de kalmazlar öne de geçemezler. -7/34-A”RAF SURESİ.
“ Ne zamandır bu va”dedilen (azab ); eğer doğru söylüyorsanız ? diyorlar.
De ki: Ben Allah”ın dilediğinin dışında kendi kendime ne bir yarar, ne de bir zarara malikim !”Her ümmetin bir eceli vardır;ecelleri gelince artık bir an geri kalamazlar,ileri de gidemezler.
-10/48/49-YUNUS SURESİ.
Yerde rıskı Allah”a ait olmayan hiçbir debelenen yoktur:O”onların duracakları yeri de, emanet edildikleri yeri de bilir.Onların hepsi açık bir kitapta”dır.
- 11/6-HÜD SURESİ.
Biz hiçbir memleketi herhalde bilinen bir yazısı olmaksızın helak etmedik.Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir,ne de erteleyebilir.
-15/4/5-HİCR SURESİ.
Hiçbir memleket yoktur ki, Biz onu kıyamet gününden önce helak etmeyelim veya şiddetli bir azap ile cezalandırmayalım;Kitab,da bu yazılı bulunuyor.
- 17/58-İSRA SURESİ .
Baksana şu gerçeğe, Allah bir bulut sevk ediyor,sonra onun açıklığını birleştiriyor, sonra yoğunlaştırıyor da sen onun için açıklığını birleştiriyor,sonra onu yoğunlaştırıyor da sen onun için den yağmurun çıktığını görüyorsun.Bir de gökten,ondaki dağlardan bir dolu yağdırıyor ve onu dilediğine isabet ettiriyor,dilediğinden,uzaklaştırıyor.Şimşeğinin parıltısı da neredeyse gözleri alıverecek.
-24/43-NUR SURESİ.
Oysaki,Rabbin onların sineleri ne gizliyor ve ne açıklıyorlarsa hepsini mutlaka biliyor.
Gökte ve yerde açık bir kitapta bulunmayan hiçbir gizli şey yoktur.
-27/74/75-NEML SURESİ
Küfredenler ise ; “Bize o kıyamet gelmez.” dediler.De ki; “Hayır,gaybı bilen Rabbime yemin ederim ki,o size kesinlikle gelecektir.O”nun ilminden göklerde ve yerde zerre kadar bir şey kaçmaz.Ondan daha küçüğü de,daha büyüğü de hep apaçık kitaptadır.
-34/3-SEBE SURESİ.
Hem Allah sizi bir topraktan,sonra bir nufteden yarattı,sonrada sizi çiftler yaptı.O”nun bilgisi dışında ne bir dişi gebe olabilir,ne de doğurabilir.Bir yaşatılanın ömrünün uzatılması da kısaltılması da kesinlikle bir kitapta yazılıdır.Şüphe yok ki,o Allah”a göre çok kolaydır. -
35/11-FATIR SURESİ.
Yeryüzünde ve kendilerinizde meydana gelen bir musibet yoktur ki,Biz onu uygulamaya koymadan önce bir Kitap”ta yazılı olmasın.Şüphesiz bu Allah”a göre kolaydır !
-57/22-HADİD SURESİ.
Allah onlara sürgünü yazmamış olsaydı,mutlaka dünyada kendilerine azap edecekti.Ahirette ise onlara ateş azabı vardır.
- 59/3-HAŞR SURESİ.
Onu hatır ve hayaline gelmez bir taraftan rızıklandırır. Her kim Allah”a tevekkül ederse o ona yeter.Kesinlikle Allah,emrini yerine getirir.Allah, her şey için bir ölçü tayin etmiştir.
-65/3-TALAK SURESİ.
Günahlarınızı bağışlasın ve sizi belirli bir vakte kadar ertelesin.Kuşkusuz ,Allah”ın takdir ettiği vakit gelince ertelenmez,eğer bilseydiniz !”
-71/4-NUH SURESİ.
De ki;”Ben dirayetle bilmem,o size vadolunan yakın mı,yoksa rabbim onun için bir uzun süre mi koyar ?”
Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla ulaştırmış olduklarını, onlarda bulunan her şeyi kuşattığını ve her şeyi bir bir saymış olduğunu bilsin diye.
-72/25/28-CİN SURESİ