16 Kasım 2017 Perşembe

AKDAMAR KİLİSESİ

Otomatik alternatif metin yok.

Gevaş İlçesi’nin sınırları dahindeki Akdamar Adası'nda yer almaktadır. Adanın güneydoğusuna kurulmuş olan kilise, Kutsal Haç adına Vaspurakan Kralı I. Gagik tarafından 915-921 yılları arasında Keşiş Manuel'e yaptırılmıştır. Kilisenin kuzeydoğusundaki şapel 1296-1336 tarihlerinde; 1462'de yenilenen kilise, 1703'teki depremde zarar gördüğünden 1712-1720 tarihleri arasında tekrar onarım geçirmiştir; batısındaki jamaton 1763 tarihinde; güneyindeki çan kulesi 18. yüzyıl sonlarında ilave edilmiştir. Kuzeyindeki şapelin ise, tarihi bilinmemektedir. İlk yapıldığında saray kilisesi olan yapı, sonradan manastır kilisesine dönüştürülmüştür. 2007 yılında geçirmiş olduğu restorasyon sonucunda Anıt Müze olarak hizmete girmiştir. (ve ibadete açılmıştır!)

Kilisenin figürlü repertuarı oldukça zengindir. Bunun yanında İncil ve Tevrat'tan alınmış çeşitli sahneler bulunmaktadır. Yunus Peygamber’in denize atılması, Hz. Meryem ve kucağında İsa, Adem ile Havva'nın Cennet'ten kovulması, Hz. Davut ile Kral Goliat'ın mücadelesi, Samson Filistinli ikilisi, ateşte üç ibrani genci, Aslan ininde Daniel sahneleri bunların başlıcalarıdır.

Batı cephede Kral Gagik'i kilise maketini sunarken gösteren bir sahne yer almaktadır. Dört yöndeki alınlıklarda İncil yazarları boydan tasvir edilmiştir. Bunlardan başka cephenin alt ve üst kesimlerinde, asma sarmaşığından oluşan kuşaklar dolanmaktadır. Bu kuşakların içlerinde çeşitli dünyevi sahneler işlenmiştir. Av sahneleri, çesitli hayvanlar, güreşçiler ve sarayla ilgili bir çok sahneye yer verilmiştir.

Ayrıca doğu cephenin tam ortasında asma sarmaşığı bordürünün içerisinde Abbasi Halifesi Muktedir başı haleli, bağdaş kurmuş vaziyette bir elinde kadeh, diğer elinde üzüm tutar vaziyette, tasvir edilmiştir.

Dini ve dünyevi sahnelerden başka, hayvan figürleri yönünden de bir çesitlilik göze çarpmaktadır. Aralarda serbest biçimde, asma sarmaşıkları içerisinde ve çatıların alt kesimlerinde bu zengin hayvan figürlerini görmek mümkündür.



Kilisenin içerisini de günümüzde büyük ölçüde bozulmuş olan freskler süslemektedir. Bu fresklerde genel olarak Hz. İsa ile ilgili konular işlenmiştir.

Düzgün kesme taş malzemeyle inşa edilen yapıda, dış cepheleri süsleyen mimari plastik, kiliseye etkin bir görünüm kazandırmaktadır. Abbasi yoluyla Orta Asya Türk sanatı etkilerini de üzerinde barındırması önemini arttırmaktadır.

“Bu bölgede yaşamış nesli tükenmiş ya da hâlâ yaşamını sürdüren 30’a yakın kuş, yırtıcı hayvan türlerini belirledim. Bunların içinde anadolu parsı bile var. Anadolu parsı 1970’te yok oldu. 1100 yıl önce yaşayan şimdi de yaşamını sürdüren örneğin toy kuşu, ötücü kuğu, dağ keçileri ve geyikler hâlâ yaşıyor ancak çok nadir olarak izlenebiliyor. Bu konuda birçok sanat tarihçi araştırma yapmış. Bu rölyefler bir biyolog tarafından değerlendirilmediği için hayvanların isimlendirilmesinde yanlışlar yapılmış. Kilise üzerinde beş ayrı rölyef kuşağı var. Temeldeki iki kuşak inanç ve kültürle ilgili görüntüler. Daha yukardaki kuşaklar ise yörede yaşamış hayvanlarla ilgili.”

Yrd. Doç. Dr. Özdemir Adızel
Van 100’üncü Yıl Üniversitesi (YYÜ)
Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi
VAN Valiliği

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KARAKEÇİLİ YÖRÜK AŞİRETİNİN TARİHİ

Bir milletin kültürü,geçmişinden süzülüp gelen maddi ve manevi değerlerin bütününden meydana gelir. Büyük Türk milletinin tarihi dünya tari...