Yaşlarının küçük olmasına rağmen yüzlerindeki ifade onların acılarına ,hüzünlerine ,meraklı arayışlarına,şüphe etmelerine engel olamamıstır.1924 yılında İstanbul'da ismi bilinmeyen bir mahallede çekilmiş olan bu fotograf yoksulluğun ,endişenin ve o içlerinde yaşadıkları duyguların yıllar sonraya aktarımına engel olamamıştır.
Savaşların olumsuz etkileri en açık bir biçimde kadınlar ve çocuklar üzerinde görüldü.Ellerinde tuttukları bakraçlar bir ihtiyacı olduğunu göstermiştir .Üzerlerinde bulunan giysileri kendi yüzlerindeki acılar gibi kırk yama halınde keske yamaları giysilerinde olsaydı.Küçülmüş mü yoksa emanet mi ,sadece onların giysilerden daha büyük olduğu görülen bir gercek.Arka fonda kendini gizlemiş bırkadın var çekingen ,ürkek çocukların bakışlarından tek fark yaşı olsa gerek .Hemen yanında bulunan çocuk ile önde bulunan çocukları kıyaslamak nasıl olur bilmiyorum .Biraz daha kendine güven veren bir poz halinde .Annesi olacağını düşünüyorum yanında bulunan kadının onun güveni herşekilde belli .Ayaklarının çıplak olması ,olanında ha varlığı ha yokluğu .Yemek için birşeyleri yok iken elbette elbise ya da ayakkabı derdi olamaz .İçlerindeki acının yüzlerinden okunuşu da diğerlerinin önemini zaten kaybettiriyor.Savaşdan sonra gelir dağılımını net gösteren bir kare arkada bulunan çocuk ve önde bulunan çocuklarla bunu anlamak zor olmasa gerek.Fotoğraf içinde yetişkin erkek olayışı büyük ihtimal savvaşdan sonra yetişkin erkek nüfusunda azalışı gösteriyor olabilir.Belki bunlar en şanslı olanlarından da olabılir .Bu karede yer almayan sefaletın ,yoksulluğun acının pençesinde olanlar da olabileceği bize herkesin gelirlerinin eşit olmadıgını kanıtlar gibi.
Savaşın ağır yükü büyüklerin omzuna, dayanılmaz acısı ise çocukların ve kadınların yüreğine yüklenir. Cepheden gelen her kara haber, cephe gerisinde cocukların, kadınların, yaşlıların daha dogrusu savaşa katılamayanların yüreğine umutsuzluk sefalet ,açlık ve acı olarak yansımıştır.Acı çeken bir insan nasıl gülebilir ki değil mi?Sonuç işte bu şekilde dayanılması güç,onarılması imkansız acılar olarak fotoğraflarda bize yansımıştır.Hayatta kalabilmenin güçleştiği savaş günlerinde ister zengin isterse fakir olsun toplumun her kesiminde bu sadece İstanbul'a has bir özellik olmayıp ,geçim sıkıntısı yüzünden ülkenin her yerinde benzer vakalar ortaya çıkmıştır.
yazan ;Akcan Mir
12.11.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder