16 Kasım 2017 Perşembe

Şarap tanrısı Dionysos


Otomatik alternatif metin yok.



Şarap tanrısı Dionysos, adalara geçer. Bu yolculukla ilgili olarak şu efsane anlatılır: Dionysos, kayalık bir adanın sahilindeyken, kimi korsanlarca yakalanıp, Mısır a veya Kıbrıs a götürülmek, orada bir köle gibi satılmak istenir. Ama tanrıyı her bağlayışlarında, üstünden iplerin kendiliğinden düşmesi, dümencinin dikkatini çeker; bu gencin bir tanrı olabileceğini düşünür, onu salıvermeleri için arkadaşlarını uyarmağa çalışır. Ne var ki, dinlenmez dümencinin sözü. Bütün gemi şarap terler; yelken ve direklerini asma dalları, üzüm salkımları kaplamağa başlar. Tutsak genç ise, kaptanın üstüne atlayan, kükreyen bir aslan oluverir. Bunu gören korsanlar korkudan denize atlarlar. Atlamalarıyla yunusa dönüşmeleri bir olur. Yalnızca dümenci kurtulur bu felaketten.

Naksos adasında ise Theseus un bırakıp gittiği Ariadne yi bulur. Apollodoros, Dionysos un, Minos un kızı güzel Ariadne yi Lemnos adasına götürdüğünü, ondan üç veya dört çocuğu olduğunu söyler. Ariadne, sonunda, Zeus tan ölümsüzlük armağanını elde eder ve Şarap tanrısının sürekli eşi haline gelir.

Dionysos, Kalydon kralı Oineus a ilk kez asma kütüğünü armağan eder. Ama daha çok kralın karısı Althaia dan ilgi görür, Onunla birleşmesinden, Herakles e eş olacak olan kız, Deianeira doğar.

Dionysos Yunan panteonuna son katılanlardan biridir. Homeros eserlerinde tanrının adını üç kez geçmektedir. İliada’da tek bir yerde onu küçültücü bir öyküyle anlatırken Odyssia’de ona ilişkin hiçbir bilgi verilmeksizin iki kez anılmıştır.

Kökeni konusunda çeşitli görüşler vardır. Bunlardan birine göre Trakya kökenlidir tanrı. Diğer bir görüş ise tanrının Anadolu kaynaklı olduğunu söyler. Buna ilişkin en net bilgiyi Euripides’in kendi çağındaki Dionysos tapkısını detaylıca anlatan “Bakkhalar” isimli yapıtından bulmak mümkün; aşağıdaki bölümlere göz atalım:

-- Tanrı, tragedyanın başında topuklarına kadar uzanan uzun bir Lidya elbisesi giymiş olarak sahneye çıkar ve şöyle konuşur:

Dionysos—
İşte ben, Zeus un oğlu Dionysos, Kadmos un kızı Semele nin yıldırım dolu şimşekler içinde doğurduğu tanrı, Thebai toprağına ayak basıyorum. Tanrılığımdan soyunup insan suretine girdim... Ben Lydia nın altın ovalarından geliyorum, İran ın güneşten kavrulan kırlarını, Baktria nın uzun surlarnı;
Media nın buzlarla örtülü topraklarını, saadet diyarı Arabistan ı, tuzlu denizin kıyılarında uzanan bütün Asya ülkesini, Barbar larla Hellen lerin karışık yaşadığı, güzel hisarlarla süslü şehirleri dolaştım. Oralarda korolarımı topladım; dinimi, ayinlerimi öğrettim; şimdi kendimi Hellen lere tanıtmak istiyorum. Hellen toprağında Bakkha ların keskin çığlıklarıyla çınlattığım, kadınlarının çıplak vücutlarını ceylan postlarıyla sarıp ellerine thyrsos u, sarmaşıklı asayı verdiğim ilk şehir Thebai oldu.
...

Tanrının konuşmasının ardından Bakkha’lar korosu ezgiye başlar

Asya topraklarından geldim,
Yüce Tmolos’u aştım,
Tanrımız Bromis uğrunda
Durmadan ,yorulmadan koşuyordum.
Euhoi diye bağırarak
Bakkhos’un şerefine.
Kim o, yolda gezen?
Çekilsin herkes damının altına,
Temizleyip kapansın bütün ağızlar;
Şimdi ben, Euhoi sesleriyle
Dionysos’u kutluyorum.
...

Metindede görüldüğü gibi tanrının bir çok adı vardır. Dionysos ,Bakkhos ve Bromis bunlar arasında en çok bilinenler olmakla birlikte ; Euhios, Dithyrambos, İakkhos ve İobakkhos gibi isimlerle de anılmaktadır..
Tanrının isimleri tam olarak anlamlandırılabilmiş değildir. Dionysos adı konusunda iki görüş vardır. bunlardan birincisi, Azra Erhat, Derman Bayladı gibi yazarların belirttiği “ dio- nysos” diye iki kökün birleşmesinden oluşmuştur. Dio, (dios,dio,di) gibi köklerle bağlı kılınıp “tanrı” anlamına gelmektedir. Nysa kelimesi ise antik dönemlerde birçok dağa ve şehre isim olmuş.(Trakya’da, Theselya’da, Makedonya’da Hindistan ve Arabistan’da Nysa isimli dağlar vardır. Anadolu’da ise bu isimle Sultanhisar’daki antik bir şehir ve birkaç dağ vardır.) Bu şekliyle Dionysos , “Nysa Dağının Tanrısı” anlamını taşımaktadır.
Diğer bir görüş ise tanrının doğumuna ilişkin mitoslarla bağlantı kurarak, “iki kez doğan” anlamından bahsetmektedir. Fakat bunun Yunanca karşılığı desteksiz kalır.
Bazı araştırmacılar, Dionysos’un “iki kez doğan” niteliğini karşılayan kelimenin “ditrambos” kelimesiyle karşılık bulduğunu belirtmektedir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KARAKEÇİLİ YÖRÜK AŞİRETİNİN TARİHİ

Bir milletin kültürü,geçmişinden süzülüp gelen maddi ve manevi değerlerin bütününden meydana gelir. Büyük Türk milletinin tarihi dünya tari...